Dünden beri inanılmaz bir kum fırtınası var
dışarıda. Klimaların duvarla birleştiği noktalardan yani iğne deliğinden bile
kum giriyor içeri. Hani bir toz kokusu vardır. Bilir misiniz? İşte o toz kokusu
sarıyor evin içini. Üstelik bitmek bilmeyen bir süre boyunca. Önce diyorum ki bir cam açayım evi havalandırayım.
Şartlı refleks. Sonra hatırlıyorum tekrar cam açamayacağımı dışarısı içeriden
beter. Böyle bir çaresizlik işte evin içinde.
Bir de her yer kırmızı bir toz katmanı oluyor evin
içinde. Masayı bir siliyorum ki bez kıpkırmızı. Nasıl giriyor içeri bu toz
inanılır gibi değil. Yerler de çıtır çıtır kum…
Çok sinir bozucu.

Klimayı çalıştırmak en mantıklı çözüm oluyor
genellikle. Böylece biraz daha az hissediliyor toz kokusu. Geçen geldiğimde 2
kere olmuştu kum fırtınası. Ama sadece 1 ‘er gün sürmüştü. O sırada dışarda
olmak da çok kötü. Çünkü göz gözü görmüyor. İnanılmaz bir toz bulutu. Her yer
birbirine karışmış yerdeki çöpler bile havada uçuşuyor.
Bu seferki kum fırtınası ise bana çok uzun geldi. Dün
sabah başladı hala devam ediyor. :/
Geçen sefer anlatmıştım, Suudların yaşadıkları
evleri. Yüksek pencereli ve hep genellikle duvarların ardında diye. Yüksek pencereli olmasa da evlerin pencereleri
buzlu cam.
Normal camlı ev yok denecek kadar az burada. Ev ne
kadar kapalı ve penceresizse o kadar çok tercih ediliyor ve değeri artıyormuş. Bana
mezar gibi geliyor. Oldukça klostrofobik bir durum. Pencereye çıkayım dışarı
bir bakayım, hava nasıl, dışardan gelen ses ne gibi sorulara cevap
bulamıyorsunuz. Pencereden bakmayı unutun.
Balkon desen zaten yok. Müstakil evlerin bazılarının
balkonları, Teras ya da bahçeleri olabiliyor. Ancak onlarda yine etrafı kapalı
olmak kaydıyla tabi ki.
Güneş doğdu mu ? Hava karardı mı? Bir haber
yaşıyorlar. İçerde hep aynı çünkü klimayla aynı hava, ışıklar açık, aynı
aydınlık.
Gündüz mü gece mi belirsiz, önemsiz de zaten.
İşte böyle burada ev halleri. Allahtan compoundlarda(yabancılar
için oluşturulan büyük siteler) bizim alışık olduğumuz tarzda evler var.
kaynak: http://patokallio.name/photo/travel/SaudiArabia/Jeddah/AlBalad_CoralHouses.JPG |
![]() |
Apartmanlarda camların renkli veya koyu renk olması dikkat çekiyor. |
![]() |
Bu tarz müstakil evlerde de duvarların örtemediği yerler de pencereler yine vitray kaplı renkli camlarla kapatılmış durumda. |
Hep merak ettim burada kadınlarda kesin D vitamini eksikliği vardır diye. Zaten kadınların yüzleri görünse soluk ve cansız tenleri dikkat çekerdi bence.
Nasıl bir ikilem düşünsenize dünyanın en sıcak, en çok
güneş gören ülkesinde yaşıyorsunuz ama güneşten belki de Ruslardan bile daha az
yararlanıyorsunuz. Evrenin dengesine bakın…
Tanrı bu topraklara hiçbir şey vermemiş. Bereketsiz,
ağaç yetişmeyen, kupkuru uçsuz bucaksız kumdan ibaret koskoca bir Arap
yarımadası. Ama bütün bunlardan mahrum ederken de tek bir şeyi mümkün kılmış.
Petrol!!
Bu yazı başka noktalara gitmeden bitiriyorum. Güzel
ülkemde ramazan başlayalı 3 gün oldu Oysa Türkiye dışında İslam aleminde Ramazan
ayı bir gün sonra başladı yani ayın 10’unda. Burada ayın şekline bakıyorlar. Hilal
olmadan ramazan ayı başlamıyor. 9’unda gece hilal çıkmamış. O yüzden kimse
sahura kalkmadı. Bir gün geriden geliyoruz yani.
Dün akşam iftara gittik, ilk iftar açıldı dün. Yolda
kırmızı ışıkta duran arabalara restoranların elemanları bedava yemek
dağıtıyordu. İşin ilginç tarafı, yemeği verdiği kişinin, fotoğrafını çekiyorlar
ki belgelensin verdiği :) Her kavşakta 3,4 kişi bu
şekilde şehir merkezinde yemek dağıtıyordu. Şaşırmadım desem yalan olur J
Hayırlı ramazanlar! Arapların dediği gibi; Ramadan Kareem!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder