Burada kadın olmak hiç kolay değil evet, bunu herkes kolaylıkla buraya
gelmeden bile söyleyebilir. Ama burada yaşarken elinizden alınmış onca
özgürlüğün yanında size verilen bir çok ayrıcalık ve kolaylık da sizi
şaşırtmaya yetiyor aslında. Burada kadınlar hiçbir iş yapmıyor. Buna ev işleri,
çocuk bakımı da dahil. Arap kadınları aynı Arap erkekleri gibi çok tembel.
Sanırım bunda biraz coğrafi koşulların da etkisi var ama sadece sıcak yeterli
bir sebep olamaz bence. Galiba tembel bir millet demek kısa ama bir o kadar da
özetleyici olacaktır. Her ev de Filipinli, Endonezyalı hizmetçiler çalışıyor.
Orta halli ailelerin bile 2 tane yardımcısı var. Her kadının kendine ait bir
şöförü bulunuyor çünkü bildiğiniz gibi kadınların araba kullanması yasak. Eğer
şöför tutacak paran yoksa devlet bir şöför tutuyor. Yeter ki kadın zorda
kalmasın J Uygulamalar aslında o kadar ilginç
ki bir bakıyorsunuz çok katı bir Şeriat kuralı geçerli ama bunun yanında başka
bir uygulama İslama bir o kadar ters. Kadınlar evde pek yemek yapmıyorlar
genelde dışardan et alıp yanına pratik bir şeyler hazırlıyorlar. Zaten fast fooda
çok meraklılar. Çocuklarının karınlarını genellikle ünlü Amerikan fast food
zincirlerinde doyuruyorlar.
Kadınların giremediği veya gidemediği hiçbir yer yok. İşte demin bahsettiğim
kolaylıklardan biri de bu. Eğer bir kısıtlama olacaksa erkeğe oluyor. Bazı
mağazalar, restoranlar hatta alışveriş merkezleri var onlar sadece kadınlara
özel. İçeri erkek alınmıyor. Orada kadınlar rahatça gezip dolaşıyor ve istediği
şekilde alıveriş yapıyor. Bu alışveriş merkezleri genelde iç çamaşırı ve abiye
satan mağazalar. Bir de “Family Only” yerler var. Özellikle restoranlar ve
mağazaların çoğu. Buralara da erkeklerin yanında, kadın olmadan girmesi yasak.
Geçen gün böyle bir restorana gittik. Sevgilimin iş arkadaşları ve eşleriyle.
Arabayı park edip restorana giriyorsun, Avrupa veya Amerika da bir restorandan
farksız dekorasyon, yemekler… Ancak içeri girince kadınlar başını açabiliyor.
Hemen bir masa ayarlanıyor, işte farklılık burada ortaya çıkıyor. Masaların
etrafını kapatan perdeler var. Yani oturduğunuzda size özel hale geliyor.
Perdeler kapandıktan sonra bir tek size servis yapan garson dışında kimseyi
görmüyorsunuz. Ve isterse kadınlar üstlerini çıkarabiliyor. Genelde
yabancıların tercih ettiği yerler ama Arapları da görmek mümkün.
Evimizin tam karşısında kadınlara özel bir kompleks var. Ama daha gitmeye
fırsatım olmadı. 4 riyal verip giriyorsun, içerde ne olduğunu tam öğrenemesem
de (kapıdan sordum ama içerdeki kadınlar İngilizce bilmiyorlardı Arapça
konuşmakta ısrarcı olunca gidip keşfederek öğrenmenin en iyisi olacağına karar
verdim.) muhtemelen yeşil alan, park, yüzme havuzu gibi şeylerin olduğunu
düşünüyorum.
Kadınlar çok süslüler ,sadece gözleri gözüküyor ama o gözleri öyle bir
boyuyorlar ki eminim sadece bu şekilde
bile Arap erkeklerinin hayallerini süslüyorlardır.
Erkeklerin 2. Kadını almasını da aslında zorlaştırmışlar. Sandığımız kadar
kolay değil. Bir kere zengin olmak gerekiyor. Çünkü belli miktar para vermeden
2. Alınmıyor. İkincisi kadının rızası gerekiyor. Kadın onay vermezse yine 2. Yi
alamıyor. Bunu duyunca aklıma bizim doğuda güney doğuda yaygın olan kumalık
durumu geldi. Zavallı Türk kadını dedim içimden belki çarşafa girmesi zorunlu
değil ama hayatını kolaylaştıracak da hiçbir uygulama yok. Ne Hukuksal açıdan
ne de gündelik hayatta…
Burada kadınlar hiçbir yerde sıra beklemiyor. Kadın hep öncelikli, kadın iş
yapmıyor, eşya taşımıyor, temizlik yapmıyor. Daha bu örnekleri uzatmak mümkün…Örneğin
bizim evimizi temizlemeye kadınlar değil Filipinli erkekler geliyor. Tabi ki ben
evde yokken yoksa girmiyorlar içeri…
Kadınlar üstlerine kadın gelmesin diye kocalarının parasını yemeye
çalışıyor aslında. Deliler gibi alışveriş yapıyorlar. Önceden bahsetmiştim, deneme
kabini olmamasına rağmen beğendikleri ne varsa alıyorlar. Ancak bu durum bence
psikolojik bir rahatlama amacı taşıyor. Çünkü ne alırsan al, ne giyersen giy, üstündeki
çarşaf kadarsın…
Buraya geldiğimden beri çarşaf veya buradaki ismiyle “Abayah” giymenin bazı
olumlu yanlarını keşfettim. Hani hep olumsuzu yazacak değilim ya günlük hayatta
insan farklı hissedebiliyor. En büyük kolaylığı ne giysem derdini ortadan
kaldırması. Biz kadınlar bu konuda oldukça kararsız olabiliyoruz malum. Hava sıcak
olduğu için askılı bir t-shirt altına bir siyah tayt giyip hiç düşünmeden
dışarı çıkabiliyorum. Bu büyük kolaylık gerçekten. Düşününce burada en lüks
restorana bile pijamayla gidebilirsiniz. Şahsen getirdiklerimin yarıdan
fazlasını daha giymedim. Ama bu durumun canımı sıkan başka bir yönü var ki o
da; güzel, şık bir kıyafet almanın pek bir anlamının olmaması. Burada hep
duymuşsunuzdur kadınlar, şık,açık kıyafetlerini evde giyerlermiş diye… bu
gerçekten doğru. Çünkü kadının doğası gereği sahip olduğu, kendini gösterme, sergileme,
beğenilme ihtiyacını burada tatmin etmesi imkansız. Bunu tatmin etmenin de tek
yolu evde eşlerine veya arkadaşlarına göstermek için giyinmekten geçiyor.
İşte buyüzden, dışarda kadınlar birbirlerinin kıyafetlerini süzemedikleri için, çantalarına aşırı özen gösterdiklerini fark ettim. Pahalı, kaliteli çanta oldukça önemli. Kadın milleti işte illa ki gösterecek bir şey buluyor, ne kadar kısıtlarsan kısıtla :)
Bir sonraki yazımda "abayah" giymenin incelikleri, başı kapamanın püf noktaları ve 27 sene açık gezdikten sonra kapalı yaşamak ne hissettirdi?... stay tuned :)
İşte buyüzden, dışarda kadınlar birbirlerinin kıyafetlerini süzemedikleri için, çantalarına aşırı özen gösterdiklerini fark ettim. Pahalı, kaliteli çanta oldukça önemli. Kadın milleti işte illa ki gösterecek bir şey buluyor, ne kadar kısıtlarsan kısıtla :)
Bir sonraki yazımda "abayah" giymenin incelikleri, başı kapamanın püf noktaları ve 27 sene açık gezdikten sonra kapalı yaşamak ne hissettirdi?... stay tuned :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder